Böbrek tümörleri erken tanıyla kontrol altına alınabilir
Böbrek Tümörlerinde Erken Teşhis Hayati Önem Taşıyor
Doç. Dr. Cevper Ersöz, böbrek tümörlerinde erken teşhisin tedavi sürecinde kritik önemini vurgulayarak, sigara, obezite ve hipertansiyon gibi risk faktörlerinin kontrolünün hayati olduğunu belirtti.
Böbrek tümörlerinin genellikle başka sağlık sorunları için yapılan tetkikler sırasında tespit edildiğini belirten Ersöz, hastaların yüzde 60’ında böbrek tümörlerinin rastlantısal olarak erken evrede saptandığını ifade etti. Bu durumun hastaların tedavi sürecinde büyük avantaj sağladığını ifade etti.
Ersöz, modern cerrahi yöntemlerle, büyük çoğunluğu böbrek dokusunu koruyarak çıkarılabilen böbrek tümörlerinden bahsederek, minimal invaziv cerrahinin hastalara konfor ve hızlı iyileşme avantajı sağladığını aktardı.
Böbrek kanserinin temel nedenleri arasında sigara, obezite ve hipertansiyonun bulunduğunu söyleyen Ersöz, sigara içen hastaların yüzde 50’sinin böbrek kanseri tanısı aldığını belirtti. Ayrıca, vücut kitle indeksi ve yüksek tansiyonun da önemli risk faktörleri olduğunu vurguladı.
Fiziksel aktivitenin artırılması ve sigara kullanımının bırakılmasının hastalığın önlenmesinde büyük önem taşıdığını vurgulayan Ersöz, hastalığın erken evrelerinde genellikle belirgin bir şikayet olmadığına dikkat çekti.
Tanının genellikle başka sebeplerle yapılan ultrason veya tomografi tetkikleri sırasında konduğunu belirten Ersöz, görüntüleme yöntemlerinin böbrek tümörlerinin erken evrede yakalanmasında kritik bir rol oynadığını söyledi. Bu sayede cerrahi başarı oranının yükseldiğini belirtti.
Ersöz, tedavi yöntemleri arasında laparoskopik ve robotik cerrahinin öne çıktığını ifade ederek, bu yöntemlerin hastaların daha hızlı iyileşmesine olanak tanıdığını söyledi.
Erken evrede yakalanan böbrek tümörlerinde genellikle böbrek dokusunu koruyarak müdahale edildiğini belirten Ersöz, cerrahi müdahaleye ilişkin, “Böbreğin işlevini koruyacak şekilde 10 santimetre kadar olan tümörlerde cerrahi tedavi uygulanıyor. Ancak işlevsiz böbrek dokusu durumunda hastalıklı böbreğin alınabildiğini ve hastaların çoğunlukla sağlıklı bir şekilde devam edebildiğini” ifade etti.